Yazar : Bekir Berkay Türkay
Siirt’te güzel bir hafta sonu için…
Bazen dostlar soruyor, “Siirt’te kaldığınız zaman hafta sonunu nasıl geçiyorsunuz” diye. Biz de elimizden geldiği kadar anlatmaya çalışıyoruz. Bu aralar aslında Siirt çok sıkıcı, havanın soğuk ve yağışlı olmasından dolayı pek yapılacak iş yokmuş gibi görünüyor. Biraz başımızı kaldırıp şöyle bir baktığımızda aslında Siirt diğer illere göre daha içten ve samimi bir havaya sahip. Tabii önce Siirt’i ve nimetlerini bilmek lazım güzel bir hafta sonu geçirmek istiyorsak. Yeme, içme, alışveriş nasıl ve nerede yapılır bilmek lazım.
Siirt bir yılı aşkın bir süredir, bazen sessiz bazen de sesli bir şekilde, kalitesini ve çeşitliliğini yavaş yavaş arttırmaya başladı.
Cumartesi günü Salih Usta’da yemek yedikten sonra üstüne bir de iyi kızarmış bir künefe yedik. Künefesi gerçekten harika, ancak, künefe çay ile daha güzel olur diyenlerdenseniz, çayınızın şekeri (iki şekerli içiyorsanız eğer) için garsonu önceden uyarmalısınız çünkü masada şekerlik yok. Künefeyi yapan usta ve peynirini seçen kimse tebrik etmek gerek. Güneydoğunun her tarafını (Hakkari hariç) gezmiş biri olarak bence künefeyi en iyi Gazi Antep’ten sonra Siirt Salih Usta’da yapıyorlar.
Pazar günümüz daha dolu geçti diyebilirim. Sabah veli toplantısından sonra Murat Market’e gidip sıcacık taze simit ve ekmeklerden aldım. Murat Market fırıncılık konusunda gerçekten çok iyi bir şekilde kaliteyi yakaladı. Gerçi Siirt taş fırın zengini bir şehir aslında ve bendeniz onlardan çok şikayetçiyim; olmaz ki o kadar da güzel ekmek yapılmaz ki… Yine Murat Markette tatmamıza izin verilen peynir standında peynirleri tadarak lezzetli iki çeşit peynir aldım. Kasaya yöneldiğimde yine aynı sorunla karşılaştım eğer kredi kartıyla alışveriş yapıyorsam içtiğim zıkkımlardan sadece 5 tane alabiliyorum ki bu Türkiye’de herhalde sadece bu markette uygulanan bir kural olsa gerek. Neyse Pazar günü canımı sıkmak istemedim ve eve gittim. Yolda ise maalesef çukurlara girmemek için akrobasi hareketleriyle araba sürmek zorunda kaldım.
Öğleden sonra Güres caddesine indik ve önce Medlife Hastanesine uğradık. Medlife bina olarak gerçekten Siirt’in vizyonunu değiştiren ve değiştirmesine yardımcı olacak bir hastane. Orada dostum Bedrettin ve Cengiz Beylerle görüştüğüm sırada danışma deskinde (masasında) hastanenin her uzman doktor bölümü için yapılmış küçük el broşürlerinden gördüm ve tabii hemen inceledim. Broşürlerin görselliği ve kalitesi harikaydı ama içerik maalesef halka hitap edecek nitelikte değildi, hemen bunu bildirdim. Hastanenin temizliği bence çok iyi İnşiAllah devam da eder. Hastaneden çıkarken Saltanat marketin üst katındaki koli yığınlarını gördüm. Saltanat’ı o kadar çirkin göstermiş ki anlatamam. Bu yazımı okuyunca biliyorum Saltanat sahibi eski dostum beni hemen arayacaktır, lakin peşinen söyleyeyim orayı düzeltmeden aramasın. Siirt güzel olmalı, bir güzeli yaparken diğerini ihmal etmemeliler.
Siirt’in en güzel taraflarından biri her ne kadar il de olsa Siirt aslında kasaba havasında bir ildir. Güres caddesinde tanıdıklar size selam verir hoş beş eder. Bu hoşbeşler size güven verir, sıcaklık verir, evinizin dışında bile olsanız evinizin içi gibi samimi bir hava koklatır size.
Biraz yürüdükten sonra Algida olarak bilinen Süt Dünyası Cafe’ ye oturduk. Siirt’te en çok beğendiğim yerlerden biridir Algida. Wireless-Kablosuz internet hizmeti veren Güres caddesinin ortasındaki en kaliteli işletmelerden biridir. Çay söyledik, çaylar geldi hizmet verenler gayet nazikti. Algida dikkat ettiyseniz genişledi bitişiğindeki yeri de aldı ve daha da güzelleşti. Güresin orta dükkanlarının en büyük sorunu tuvalet olmayışıdır ama Algida hemen bunu halletmiş ve temiz-modern bir tuvalet yapmışlar. Hoşuma gitti, yapılanlar daha güzel bir Siirt için olduğundan daha da hoşuma gitti. Yeni alınan masa ve sandalyeleri yine çok kaliteli idi.
Algida Açık Büfe Kahvaltı,
Algida’da açık büfe kahvaltı verilmeye başlanmış ve tabii ben hemen sorulara başladım. Aldığım bilgileri sizlerle paylaşayım.
Ürünlere baktım hepsi kaliteliydi, temizdi ve temiz muhafaza ediliyordu.
Ücret 6 TL, bir servis tabağına doldurabildiğiniz kadar kahvaltılık doldurup tıka basa kahvaltı yapabilirsiniz. İkinci servis tabağı ücretli tabii. Ürün çeşitliliği gerçekten çok iyi; 35 çeşit kahvaltılıktan istediğinizi seçebiliyorsunuz. Bu kahvaltılıklar kısaca; 4 çeşit zeytin, 4 çeşit peynir, 2-3 çeşit reçel, bal, tereyağı, 4 çeşit ,özellikle çocuklar için, cornflakes, kuru üzüm, kuru kayısı, salam, sosis, yumurta, domates, salatalık, sigara böreği, mevsim meyvelerinden oluşuyor. Daha ne ister insan. Çay açık büfe kahvaltı alan için sınırsız. Ayrıca ekstra olarak nar, portakal, elma suyu 3TL. Bence artık, açık büfe kahvaltı için Batman’a giden dostların hafta sonu 80 km yol gidip kendilerini yormalarına gerek yok. Ayrıca aynı açık büfe kahvaltı Batman’da 13 TL.
Algida’dan çıktıktan sonra Demokrat Parti Belediye Başkan adayı Ahmet ARITÜRK beyin seçim bürosuna uğradım. Kendisi seçmenlere 5 adet kitap dağıtıyor. Ahmet ARITÜRK’ün bu entellektüel yaklaşımını ayakta alkışlamak gerek. Ben kendimi tanıttım ve bana gayet nazik bir şekilde kendi elleriyle kitaplarımı hazırlayıp verdi. Seçilir ya da seçilmez bilemem ama seçilmese bile bu gönül, sanat ve halk adamının tecrübelerinden faydalanmalı seçilen başkan. Kendisini tebrik ederek bürosundan çıktım. Şu ana kadar bana seçim sürecinin verdiği en güzel hediyeydi o 5 kitap. Keşke her aday da öyle yapsa. Kasım bey Kurtalan Ekspresi anlatan veya tasavvuf konulu, Levent bey diş ve diş sağlığını anlatan veya belediyecilikle ilgili beğendiği bir kitabı, Selim bey Ehmede Xani’nin Mem u Zin’ini hediye etseler ne hoş olurdu…
Siirt, daha güzel yarınların şehri olsun diye dua edelim ama önce dua etmeye yüzümüz olsun diye çok ama çok çalışalım…
Selam ve dua ile…
YAZAR: Bekir Berkay Türkay
KAYNAK LİNKİ: Siirtliler.Net, SİİRT HABER, Siirt'in Haber Kaynağı, SİİRTLİLER.NET